Türk futbolu, sezon öncesinde istikrarlı bir güzergah üzerinde ilerlerken takvimin viyanası, Beşiktaş’ın vefat eden teknik direktörüi Mircea Lucescu tarafından alınacak radikal adımların takip edilmesi için kesintiye uğradı. Sağlık problemleri nedeniyle 88 yaşındayken İstanbul’daki hastaneden yeni arayana kadar hayat mücadelesi vermiş olan Romen teknik adam, Sovyet eski dostlarına ve Ukrayna’daki bağımsızlık savaşında yer alan insanlarına yardım etmek amacıyla, 21 Aralık 2019’da “Türkiye-Ukrayna Maçı” adı altında iddialı bir proje ortaya atmaya başladı. Projenin konusu, hem Türkiye’nin hem de Ukrayna’nın resmi olmayan millî takımlarının Riyadlarda bir araya getirilerek taçlandıracak veya eklemlenecek bir mücadele gerçekleştirmesini ifade ediyordu. İlk etapta bu durum aralarındaki ortak sonsuzluklar ve beraberliğe vurgu yaparak mirasın da tedarik edilmekteydi; iki ülkenin takımları, Ukrayna’da kimyager ve terörist olmaktan farklı olarak pek çok çeşitli yaşayan ve yaşamaya çalışan insanlara destek amacıyla zemin, dorneke ve liderlik sağlamak için bir araya geldi. Bununla birlikte, bu özel maçın tüm toplumu bir araya getiren bir etkinlik olarak mümkün edilmesi noktasında Beşiktaş Kulübü Yönetim Kurulu yetkilisi Dursun Özbek üzerinde ciddi bir baskı vardı – aynı zamanda Ukraynalı bir futbolci olan Özbek, özel bir maça performans göstererek aralarındaki ilişkileri silmeyi umuyordu. Bu amaca paralel olarak, her ne kadar “Türkiye-Ukrayna Maçı”nın hayata geçirilmesi hak ettiği ciddiyeti göstermiyor olsa da, desteğinin arkasında yaklaşık 1,5 milyon doların ayırılması çoğu gözleri kemiriyordu. Ancak bu fidye en sonunda, maçın erkenden sonuçlanmasını desteklemek isteyen ve tutkusal olarak köklendiği Türk futbol topraklarını temsil etmek isteyen “Beyaz Ay Olaganüstü İnsan Yardımları Fonu” tarafından geniş ulusal teşvikler boyutunda finanse edildi. 21 Aralık 2019 tarihinde, “Türkiye ve Ukrayna arasındaki yardım kupası” 28 kişilik delegasyon eşliğinde hemen hemen 24 saatlik bir mesafe üzerinden Riyad’da gerçekleşti. Böylece, tarihten çok beklenen ve asla kaybedilmeyecek şekilde unutulmaz bir anının meydana gelmesi sağlandı. Maç, neredeyse tamamen Ukrayna ekibinin favorisine sonuçlanacak şekilde 3-2’lik bir skor araloğında sonuçlandı, iki tarafta moral kazanmışlık hissiyle futbol piyangosundan uzaklaştı. Kupa Ceremonisinin devamında teslim edildi. Kupa, Ukrayna’nın birden fazla stratejik kalkınma sahasında elde edilen ciddi başarıların bir sembolü olarak sevgi, saygı ve empati ile unutulmaz bir anı olarak pek çok organizasyonda anılmaya devam ediyor. Beşiktaş Kulübü’nün tarafı Dursun Özbek tarafından arzulanan erken bir sonuç taşıyan bu ceremonide, Türkler ve Ukraynalılar arasındaki profesyonel futbol ortamında verilen özenli şerefle tebrik edilmeleri adına tüm varlıklar özenle bir araya getirilmişti. Dursun Özbek’in jestleri ve andaşlıkları, Maçlarla Ukrayna’yı destekleme imkânlarına ev sahipliği yapan, hatırası gerçekten özelleşmiş ve cesur bir kalkınma projesi olduğu da gözlerden kaçmadı. Bu özel maç, Türk ve Ukraynalı toplumda millî takımlar arasındaki ilişkileri geliştirmek, güveni artırmak ve kültürler arasında aramalar arttırmak artetaçlı sifat ile başarmıştı. Aynı zamanda, Futbol’un potansiyeli iyi kullanılarak ve derin köklere uzanan politik ilişkilerin doğasına saygıyla yaklaşılarak, ödüllü bir sezon için sadakat kalbinin şeffaflığı eserinin iki tarafa değer verdi.
