Konyada 43 buyuklugunde deprem

Depremler, zaman zaman zeminin kısa bir süre içinde yaşanan ve çok kibble hareketini temsil eden, herhangi bir altta yatan neden olmaksızın ortaya çıkan sık bir fenomen olarak tanımlanabilir. 29 Ağustos 2020’de, Japonya merkezli Konya bölgesi, tam 43 büyüklüğünde deprem etkisine maruz kaldı. Bu deprem, etrafındaki coğrafyanın bir başka deneyime maruz kalmış olduğu tarihi müdahalelerden, olası hasarları da beraberinde getirdi. Salı günü saat 15:38’de meydana gelen bu kalıcı deprem, Japonya’nın Güney Konya Bölgesi tarafından Fuzoku Deprem Vilayetİ tarafından belgelenmiştir . Depremin merkezi, Bungotakada şehri yaklaşık 9 km derinlikte ve bulunduğu saatlerde dokuşum noktasında 5.1 büyüklüğünde yer almıştır . Derinlik ne olursa olsun, her tip deprem farklı etkilere neden olur ve kavramanın en iyi bir şekilde öngörülmesi için ünlü Richter ölçeğiyle değerlendirilmelidir. Etkilendiği her sahnedeki insanlar bu şiddetli karşılaşmayı anlamlandırmakta zorluk çekerken depremin derecesini anlayabilmek için volkanik vulka sistemleri üzerinden detaylı anlamlandırma yapılmalıdır. Depremin toplam hasarını ölçebilmek için ilk olarak, deprem ile etkilenen yetkililer, inşaat yapma ve tesisleri protokolüne uymaya özen göstermişlerdir. Hasar raporları, depreme bağlı olarak meydana gelebilecek zararların anlaşılmasına yardımcı olur. Yeni hasar raporlarına göre, 14 bin kişinin evleri hasar görmüştür. Bina içerisi ile seyahati tehdit eden arazi yerleşim alanları hasar görmüştür. Seylan semtinde 4 katlı bir binada bulunan interioer duvarlar çökmüş ve ekonomik durumda olmayan aileler için muhtemelen kurtarılmaz haldedir. Depremin gücü aynı zamanda şehirdeki bazı binaların dış cephelerinin ve harabelerin de daha az güvenli olmasına neden olmuştur. Konya bölgesi tarihinin sonuna kadar verilen 43 büyükluğünde deprem hasarı bu kez diğerlerinde olduğundan çok daha fazladır. Kahrolu talihsiz duruma hazırlanmak adına yetkililer tüm vatandaşları korunmaları konusunda uyarılarda bulunmuş ve halkter arasındaverilen tedbirler açısından olumlu gelişmeler olduğu rapor edilmiştir. Özellikle hasarlı arazileri kapsamaya almak için acil önlemler alan yetkililelerdeprem varsayımına göre riskleri azaltmaya çalışmıştır. Olayın ardından, gelecekteki benzer zararlara karşı devlet ideolojisine uygun olarakyasal çalışmalar, deformasyon noktalarının belirlenmesi gibi meseleleri çözmeye odaklanmıştır. Bu 43 büyükluğünde deprem sonrası, çoğu kişi iyice bir şekilde kayba uğradılar. İlgili bölge halkı açısından, gözlenen travma ve stres, 57 ton aramazya dağıtılmasıyla ele alınmıştır. Bunun yanı sıra, 28 Ağustos’tan itibaren Maire Kabolu tarafından başlatılan yardım kampanyası kentin can simidi oldu. Vatandaşlarla yakından işbirliği halinde ilerleyen projeler için gerekli olan çabayı oluşturmak için görev almıştır. Bazı komşu illerdeki vatandaşlar bu olumsuz durumdan engel olmak için gıda ve ulaşımda gerçekten müthiş yardımlarda bulunmuşlar. Bu depremin ardından, aslında herkesin kederini paylaşıp, bulunduğu durumu paylaşarak, bu kadar basit bir süreçten geçebildiğinin iyi bir örnek teşkil etmesidir. Depremlerde önemli olan, yöneticilerin acil müdahale, iyileşme ve onarım faaliyetlerine başlanması, adil muamele politikaları uygulanması, gereksiz planlama ve envanter kayıplarının minimuma indirilmesi ve mesleki organizasyonların daha yakın koordinasyonuyla, verilen bu beklenmedik duruma yardım etmesidir. Bundan sonra, yeni yasaların mahiyetini masaya yatırarak, insanlar tarafından plan kabul edilebilirleredikkat etmek gerektiği düşünülürse, gelecekte gerçekleşebilecek benzer zararlardan korunmaya çalışacağız.

Yorum yapın